14 Kasım 2010 Pazar

Galatasaray iyi yolda diyenler hala aynı fikirde mi acaba?

Bugün İstanbulda olmadığım için maça gidemedim. Yazlıkta köy kahvesine gidip maçı orda televizyonda izledim. Galatasaray Manisa maçına maç başlamadan özdere merkeze gidip bahis yaptım. Ne yaptım 1 den 1. Ee sonuç ne oldu hüsran.

Önceki yazılarımda da belirtmiştim. Galatasarayda değişen birşey yok herşey aynı koşmayan zevk almayan zevk vermeyen futbolcular. Galatasaraya Hagi geldi herkes çok mutlu oldu taraftarda bir umut oluştu acaba demeye başladı herkes ben dahil ama bu maçtan sonra herşey yine eski haline döndü. Maçtan sonra protesto, istifa sesleri, isyan, hüzün...

Maça döndüğümüzde Hagi'nin Ali Turan ısrarına anlam veremiyorum. Ali Turan ilk 11 de nasıl oynayabilir. Ya Sabri oynasın orda her zaman olduğu gibi bir ara sabri 4-3-3 ün ileri üçlüsündeydi. Gelsin sağ bekte oynasın Sabri bizde kurtulalım Ali Turandan.

Defansta Servet hiç güven vermiyor taraftarda bunu biliyor ve maçın sonunda taraftar Servet'i ciddi anlamda protesto etti.

Pino'nun her topu vurması enteresan. Bence Hagi ona demiş ki sen çok iyi vuruyosun her topu vur kaleye oda öyle yapıyor.

Elano bir iyi bir kötü, Kewell keza aynı şekilde.

Ama maçta bir oyuncu vardı ki ciddi anlamda canla başla görevini yerine getirdi her topa ayağını sokmaya çalıştı koştu bastı kesti hemen hemen herşeyi yaptı, birde o penaltıyı yapmasaydı o zaman çok daha iyi olurdu ama alkışlar Lorik Cana'ya. Mükemmel oynadı.

Galatasarayın ne büyük sorunu futbolcuların formsuzluğunu dışında top kaybı(isabetsiz pas). Ben Galatasarayın üst üste isabetli 4 pas yaptığını hatırlamıyorum. Pas yapamadığı için atak yapamıyor. Ayrıca kaptırılan toplar sonrasında ciddi pozisyon veriyor.

Çözüm derseniz bunu henüz bilmiyorum ancak futbolcuların takıma katısı şart. Birde ben forvet olsam her orta pozisyonunda ön direğe gelirim.

Hiç yorum yok: